Yaşam Notlarım'a Hoş Geldiniz.



20 Mart 2013 Çarşamba

Pabucum Dama Atıldı (mı?)

Bir cumartesi sabahı, Defne'nin "anneeeee, ben uandııııım, geeeeel" sesiyle uyanıyoruz. Eşime, Defne'yle ilgilenmesini, kahvaltı hazırlayacağımı söylüyorum ve mutfağa geçiyorum. Haftasonu ya, daha teferruatlı bir kahvaltıyı hak ediyoruz hepimiz. Mutfakta hazırlık yaparken, bir yandan eşimin kalktığını ve Defne'nin yanına gittiğini takip ediyorum, tulumu çıkıyor, günlük elbisesi giydiriliyor, bezi değişiyor ve sonra ortalık sessizleşiyor. Üstelik derin bir sessizlik. Önce dikkate almıyorum, hummalı çalışmama devam ediyorum, sonra iyice meraklanıyorum, hani baba neyse de defne'nin bu kadar zaman sessiz kalması imkansız. Çaktırmadan Defne'nin odasından başımı uzatıyorum. Bir de ne göreyim? Bizimki babanın kucağına oturmuş, babanın elinde tarak Defne'nin saçı taranıyor. Geldiğim gibi sessizce kayboluyorum odadan, aralarındaki ahengi bozzmak istemiyorum. Lakin bir yandan da düşünüyorum, Defne saçlarını bana asla ve asla taratmaz, ne yaparsam yapayım, nasıl yaparsam yapayım bana engel olur, kaçar, elleriyle başını kapatır ve sonunda beni pes ettirir. Oysa konu baba olunca, herşeye izin var.

Bir diğer örnek de bez değiştirme konusu. Babayla üç dakika süren bu iş, benimle 15 dakikaya varabiliyor. Çeşitli numaralar, benden kaçmalar, tekme savurmalar derken bez değiştirmek benim için kabusa dönüyor. Oysa baba oldu mu, mumya misali yatılıyor ve pür dikkat baba seyrediliyor.

En vurucusuysa, Defne'nin yeni traş olmuş babasını kokladıktan sonra "baba kokusu güzelmiş" demesi oldu, kulaklarıma inanamadım, hayatımda böyle iltifatı ne ettim ne de duydum desem abartmış olurum :). Bu nasıl bir aşktır ya rabbim?

Ha, bir de babayı punduna getirip normalde yasak olan şeyleri yaptırmak var ki, henüz 27 aylık Defne bunları yapabiliyorsa, ileriki yaşlarını hayal bile edemiyorum. Mesela bahçede, ben yanlarında yokken en çamurlu yere girmek; günortasında Ipad'den oyun oynamak vs.

Şikayetçi miyim, kıskanıyor muyun? Tabii ki hayır. Bilasik ikisinin bu halleri hoşuma gidiyor. Defne'nin benimle de babasıyla da iyi, dengeli ve sevgi dolu ilişkiler içinde olmasını istiyorum. Kabul ediyorum ki, baba, kız çocuk için candır, kahramandır.

Amma velakin akşam olup uyku saati geldiğinde, Defne hatun küçük poposunu babasına çevirip kucağıma yuva yaptığında, mis mis beni kokladığında, dikkat çekmek isteyen babasına omzu üzerinden küçük bir bakış atıp hemen arkasını döndüğünde hain hain zaferimi kutladığımı inkar edemeyeceğim.

2 yorum:

  1. Yazılarını beğendiğimi söylemiştim dimi :)

    Okudukça düşüncelerimizin benzer olduğunu görüyorum. Bende baba kız ilişkisinin önemine değer veriyorum. Biraradaykenki halleri çok hoşuma gidiyor. Ve bana yaptığı nazı ve kaprisi babaya yapmıyor nedense. aynı sizdeki gibi saç baş işlerini, kıyafet giydirmek konusunu (arada yemek yedirmeyi) itinayla babaya paslıyorum :)

    YanıtlaSil
  2. teşekkür ederim Sessizce, ben de seni takip etmeye başladım, sen benden de eskiymişsin blog dünyasında :)

    Küçük hanımlar ve babaları için kocaman bir "yaşasın" :)

    YanıtlaSil

 
Zirve100 Site istatistikleri
Zirve100 Sayac