Yaşam Notlarım'a Hoş Geldiniz.



20 Mayıs 2013 Pazartesi

Semt Pazarları

Semt pazarlarını sever misiniz? Gider misiniz? Ben bayılırım. Her mevsim rengarenktir pazarlar. Mevsim sebze ve meyveleri, yasak başlamamışsa balık, kimilerinde kıyafet, oyuncak, züccaciye, ne ararsanız vardır işte. Yıllardır sebzemi, meyvemi ve balığımı haftalık olarak semt pazarından alıyorum. Tazeliklerinden ne kadar memnun olduğumu anlatamam. Sebzecim, meyvecim, pazatesçim ve balıkçım bellidir, iyisini verirler bana, sohbet de ederiz.  Hatta Defne'nin kimi kıyafetleri ile benim günlük kıyafetlerim de semt pazarındandır. Kaliteli Türk tekstili kendisini pazarda da gösterir, değme mağazalara taş çıkarır, üstelik yarıdan az fiyatla...

Yaşadığım ve bildiğim kadarıyla semt pazarlarımı alatayım biraz. Haftalık pazar turumuz başlasın....

Pazartesi:  Burhaniye pazarının günüdür. Yazlığımıza yarım saat uzaklıktadır. Hem sebze meyve hem de kıyafet bulunur. Köylü teyzeler, tarlalarından Kaz dağlarından ürünler de getirir. Mis gibi dağ kekiği, kurutulmuş incir, pembe domatesler, çizgili patlıcanlar, dipdiri bamyalar, deniz börülcesi en güzel örnekleridir. Fiyatlar İstanbul'un yarısı belki daha azıdır. Çünkü neredeyse ik elden alırsınız. Defne doğmadan evvel, yıllık izinlerimizde birer kez giderdik. Defne'den sonra, malum sıcakta bunalmasın diye gitmez olduk, belki bu sene uğrayıveririz tekrar kim bilir?

Salı: Levent pazarının günüdür. Harp Akademileri lojmanlarının hemen karşısındaki sokakta kurulur. Bu pazarla tanışmam, annemin ölümünden sonra büyükbabamın evine taşınmamızla olmuştu. Gayet iyi hatırlıyorum, o zamanlar yani 90'ların ikinci yarısında kıyafet pek satılmazdı. Daha çok sebze, meyve, balık, biraz da züccaciye vardı. Sonraları, özellikle Ulus'ta kurulan perşembe pazarının yeri değiştirilip kimse yeni yere gitmeyince, kıyafete de ağırlık verdiler. Hayli büyük bir pazardır, eliniz boş çıkması neredeyse imkansızdır. Üniversite öğrendilik yıllarımda okul dönüşü, sonrasında iş hayatımda öğlen tatillerinde ve şimdilerde Defne'yle arasıra giderim. Sebze meyveden ziyade kıyafet alırım. Çünkü Defne'yle ağır yük taşımak zor oluyor. yoksa sebze meyvesi de harika. Hem küçüklere hem büyüklere çeşit çeşit kıyafetler, çorap ve iç çamaşır bulabilirsiniz. Defne'nin bluzları ve şapkaları bu pazardan, kalitesinden çok memnunum. Çekmiyor, rengi atmıyor, yırtılmıyor. Benim de eşofmanlarım ve t-shirt'lerim buradan. Gayet de şıklar. Fiyat yelpazesi değişiyor. 5 liraya da t-shirt bulabilirsiniz 35'e de, tercih size ve bütçenize kalmış.

Perşembe: 1. Burnumu sızlatan Ulus Sosyete Pazarının günüydü. Yıllar var ki kurulmuyor, zaten arsasından yol geçiyor şimdi. Önce yerini değiştirdiler, ama yeni yeri tutmadı çünkü çok sapaydı, artık kurulmuyor sanırım. Hatırlayanlar olacaktır, ünlülerin bile akın ettiği bir pazardı. Civardan (Silivri, Çatalca, Gebze vs) otobüs kaldıran hanımlar da gelirdi. Ortaokul ve lise yıllarımda her perşembe giderdim. Sebze meyveden ziyade kıyafet ağırlıklıydı. Hakikaten kaliteli ve şık tekstil ürünlerini bulabilirdiniz. Anneme ve kendime gecelikler almıştım, renkleri atmış vaziyette (dile kolay belki 20 senedir giyiliyorlar) halen dururlar ve ben her yaz burnum sızlaya sızlaya giyerim onları, elimden çıkarmaya gönlüm elvermez bir türlü. Bir de çikolatacı vardı, yurtdışından sanırım bavulla filan çikolata getirir, tezgaha yayar satardı, off offf, hatırlaması bile güzel !

2. Ayvalık pazarı da perşembe günleridir. Yazlığımıza yine yarım saat uzaklıktadır. Genç kızlığımdan beri her yaz mutlaka giderim. Sabah erken saatte, henüz kalabalık olmadan ve güneş yakmadan gideriz, önce Deniziçi Kafe'de ayvalık tostu yer limonata içeriz. Ardından pazara geçeriz. Kıyafet kısmı, sebze meyve kısmından büyüktür. Mutlaka incir, bamya ve pembe domates alırım. Pazar alışverişinden sonra sıra, Güler pastanesinde sakızlı dondurma yemeye gelir, tadı enfestir. Defne'yle de iki kez gittik bu pazara, kısmetse bu yaz yine gideriz. Midilli adasından günübirlik Rumlar da gelir alışverişe, esnafla Rumca konuşur, euro ile ödeme yaparlar. Sonra da sahildeki balıkçılarda öğle yemeklerini yiyip, ellerinde koca koca torbalarla büyükçe vapurlara binip kıyının öbür ucundaki evlerine dönerler...

Cuma : Karaağaç pazarı kurulur. Yazlığımıza 15 dakika uzaklıktadır. Sadece meyve, sebze ve balık satılır. ama Ege'nin dipdiri sebzeler ve meyvelerini bulursunuz burada. Üstelik harika peynirleri olan iki peynircisi de vardır. "Bir lokma tadayım" dersiniz, koca bir dilimi elinize tutuşturur peynirci amca, o kadar da bonkördür yani. Üstüne Karaağaç fırınından çıkmış sıcacık köy ekmeğiyle hemen oracıkta doyurursunuz midenizi....

Cumartesi: Her hafta gittiğimiz Rumeli Hisarüstü pazarının günüdür. Defne 6 aylık olduğundan beri neredeyse her hafta bize katılır. Sebze, meyve ve balık aldığım pazar burasıdır işte. Kıyafet ve züccaciye yok denecek kadar azdır. Sebzecim, meyvecim, patatesçim ve balıkçım sabittir, asla şaşmam, vazgeçmem. Yıllardır tanırız birbirimizi, huyumu suyumu bilirler. Enginarcım harika enginarlar verir, tek kılçık bile çıkmaz içlerinden, sebzecim nazıma gelir yer elmasıyla kerevizi taneyle almama ses çıkarmaz. İşte öyle idare ederiz birbirimizi. Bu pazarın en büyük dezavantajı park yeri sorunudur.

Pazar : Fatih Sultan Mehmet mahallesindeki pazar kurulur. Nadiren de olsa cumartesi pazarını kaçırdığımızda buraya giderim. Arabayı park etmek kolaydır, ama fiyatlar Rumeli Hisarüstü pazarında göre daha pahalıdır. Sebze ve meyve ağırlıklı olmala birlikte kıyafet ve züccaciye de bulunur. Çok kibar bir balıkçısı vardır.

Sanırım sadece çarşamba kaldı, onu da siz doldurur musunuz?   

2 yorum:

  1. Ah ah bende bayılırım pazar gezmeye ama çalıştığım için çok nadir gidebiliyorum artık.
    Öğrencilik zamanından kalma sağlam da bir pazar kültürüm vardır hani :) Her Salı ve Cuma okul çıkışı yürüye yürüye Kadıköye iner mutlaka pazarın içinden geçerdik, kısıtlı öğrenci bütçesiyle bile birçok şey alabilirdik. O meşhur Ulus pazarına bile gitmişliğimiz vardır, bir de Cumartesileri kurulan Beşiktaş pazarı. Hey gibi günler hey.

    YanıtlaSil
  2. Pazarı gezerken bir de çıtır simit alırsın ya Sessizce, başka hiçbir simidin tadı aynı olmaz :) Beşiktaş pazarını atlamışım evet, oysa birkaç kez oraya da gitmiştim :)

    YanıtlaSil

 
Zirve100 Site istatistikleri
Zirve100 Sayac