Bazen kötü haberler üstüste gelir, öyle bir gelir ki, insan diken üstünde bir yenisini işitmeye hazırlar kendisini. Çorap söküğü gibidir, bir an evvel söküp bitsin istersin. Ama "hayat"tır yaşanan, herşeyin bir zamanı, döngüsü vardır. İster kabul eder yaşarsın ister kabul etmez yine yaşarsın, velhasıl olacak olan olur.
Önce Tuncel Kurtiz ardından Turgut Özakman, yine birbiri peşisıra büyük sanatçılarımızı kaybettik. Tuncel Kurtiz için daha evvel yazmıştım, Turgut Özakman için maalesef geciktim.
Kitaplarından bilirdim onu da, Şu Çılgın Türkler'i ve Diriliş Çanakkale 1915'i bir solukta okuyup, benden sonrakiler için kütüphanemde saklamaya almıştım. Vatanını, milletini bu kadar seven, tarihimizi genç nesillerin anlayabileceği, takip edebileceği üslupta anlatan bir yazardı Turgut Özakman. Aslında sadece yazar değil, avukat ve bürokrattı aynı zamanda. Detaylı özgeçmişi, merak edenler için burada.
Nurlar içinde uyusun, dilerim verdiği emekler, yapıtları boşa çıkmaz.
Neden Ambalajlı Süt?
4 yıl önce
Ikisi de kendi alanlarında büyük sanatçı/yazardı. Tuncel Kurtiz'in her rolü kitleleri peşinden sürükleyen, çok konuşulan karakterler oldu. Bunu sağlayan sadece senaryo değil elbet, o karaktere can veren o olmasa bu denli iyi olur muydu hiç?
YanıtlaSilŞu çılgın Türkler'i üniversitedeyken okumuş ve birçok sayfasında gözyaşlarına boğulmuştum. Dediğin gibi dilerim bizden sonrakiler de bu kitapların, bu tarihin değerini bilerek büyürler.
Nur içinde yatsınlar..
Aynı fikirdeyin, teşekkür ederim yorumuna :)
YanıtlaSil