Yazlık sitemizin neredeyse 40 yıllık geçmişi var. Kooperatif sistemiyle başladığından topraktan girenler, sonradan ev sahibi olanlar vs aynı kalıyor gibi gözükse de aslında hep bir devinim içinde. Her yaş grubundan insana yazlık dinlence ve eğlence yeri burası. Çok yaşlılar da çok minikler de var. Bu yüzden plaj, gazino, dondurmacı çeşitli olaylara, manzaralara sahne oluyor. Her bir kare geçmişi ya da geleceği anlatıyor, kimi hüzünlü kimi mutlu.
Anneciğim hayatın bir çan eğrisi olduğunu söylerdi. Doğarsın, büyürsün ve sonunda yaşlanarak bir nevi başladığın noktaya geri dönersin. Benjamin Button’un hikayesinin tam tersi yani….
Doğarsın….. Kimseyi tanımıyorsundur, konuşamıyor, tuvaleti kullanamıyor, yiyemiyor, kendini besleyemiyorsundur. En basit ihtiyaçların için bir başkasının yardımına ihtiyacın vardır. Herkes sana özen gösterir, sabırla bakar, ilgilenir. Bildiklerini öğretmeye çalışırlar.
Büyürsün… Öğrenirsin, öğrendikçe öğrenirsin, hep bir şeyler vardır önünde. Gezilecek yerler, kazanılacak para, girilecek sınavlar, aile olma, yiyip içme zevkleri, izlenecek filmler, gidilecek sergiler, sonsuz gibi gözüken zaman…..
Ardından yaşlanırsın…. Arkanı dönüp baktığında kısa gibi gözükse de aslında upuzun bir yol katetmiş olduğunu görürsün. Gezdiğini gezmiş, aileni kurmuş ya da kuramamış, yemiş-içmiş, sınavları atlatmış ve en önemlisi tercihlerini yapmışsındır. Artık yolun sonu yaklaşmıştır, en azından bir bu kadar “macera” daha yoktur yaşanacak. Fiziken de ellerin titremeye başlamıştır, isimleri-ilaçlarını- adresleri o kadar kolay hatırlayamıyorsundur, merdivenleri inip çıkmak bir kenara bazen yataktan doğrulmak bile zor gelmeye başlamıştır, ayakkabılarını bir başkasının bağlamasına seviniyorsundur. Özen isteyen, sevgi ve şefkat bekleyen minik bir bebekten farkın beyazlaşmış, yer yer dökülmüş saçların, takma dişlerin, pörsümüş cildindir.
Evet bir çan eğrisidir hayat. Başladığın noktaya seni geri getirir. Sanırım önemli olan tüm dönemlerde mutlu olabilmek, mutlu edebilmek ve yaşama sevincini kaybetmemek....
** Bu yazı, sabahları erken saatte kocaman bir can simidine girerek denizin tadını çıkaran hayli yaşlı amca ve onun refakatçisi için yazıldı. Ona, yaşama sevincine, deniz ve yüzme aşkına ve bana öğrettiği hayat dersine teşekkürlerimle ……
Neden Ambalajlı Süt?
4 yıl önce